Mobil Uygulama Ekonomisi ile Sıkı Bağlar Kurmanın 7 Yolu

Organizasyonlar, bünyesindeki karar vericilerin de yönlendirmesi ile sürekli olarak değişim yaşayan yapılardır. Günümüzün yükselen değerlerinden mobil uyumlu ve kullanıcı odaklı kullanılabilir uygulamalar geliştirmek ve bunları müşteri hedef kitlesine kullandırabilmek, firmaların birbiri arasında girdiği bir yarış haline gelmiştir. Bankacılıktan market alışverişine, fatura ödemeden uluslararası gerçekleştirilen toplantılara, neredeyse her şeyi mobil cihazları üzerinden gerçekleştirmek isteyen kullanıcılara bu hizmeti sağlamaya karar veren organizasyonlar aslında başlı başlına yeni bir kültür edinmeye hazırlanıyor demektir. Peki bu süreçte organizasyonların dikkat etmesi gereken noktalar nelerdir?

Mobil Uygulama Kuralları

1. Organizasyon, alışkanlıkları değiştirme sürecine hazırlanmalıdır. Organizasyonel değişimin kaçınılmaz olduğu anlaşıldığı anda, kurallar her zamankinden daha esnek olabilir. Çünkü değişim hızla gerçekleşmeye devam eder. Organizasyonlarda karar merciilerin neredeyse yarısı, yazılıma teşvik edilmiş işletme haline gelmek karar verme süreleri üzerinde etkili olduğuna inanmaktadır. Bir başka kesim ise işletmenin kendi iç sistemine sahip olmasının iş süreçli üzerinde daha derinden etkili olduğunu söylemektedir.

2. Mevcut veriden maksimum değer elde etmek için çalışın. Karar merciilerinin %59’unun inandığına göre; müşteriler üzerinde pazarlama tekniklerini direkt olarak uygulamayabilmek için kişisel beceri gerekiyor. Fakat %22’lik bir kesim, mevcut veriyi kullanmanın müşteri performansını takip etmek ve müşterinin isteklerini, ihtiyaçlarını tespit etmek için yeterli olacağına inanıyor.

3. Müşteriyi dinlemeyi öğrenmek bu süreçte başarılması en önemli noktalardan biridir. Bir ya da birden fazla ortak noktaya sahip olan müşteri ve işletme partnerleri arasında etkileşim sağlamak, her ne kadar kritik yanlara sahip olsa da, sosyal medyayı çok iyi kullanabilmeyle mümkün olur. Sosyal medyayı iyi yönetebilme yeteneği, organizasyonların sahip olması gereken yeni çevre gerekliliklerinden biridir. Bu noktada organizasyonların sıkca yanılgıya düştüğü anahtar bir nokta vardır ki; sosyal medya yalnızca müşterilerle ilgili bilgi elde etmek için izlenen yeni bir yol değil, aynı zamanda pazarlama zekasını ele geçirmek kusursuz bir alandır.

4. Mevcut verilerin korunması, organizasyonun en büyük sorumluluklarından biridir. Şirketin neyi koruduğunu, neyden korudunuğunu ve bunu nasıl yapacağını çok iyi anlamış olması gerekmektedir. Sıkı iş bağlantıları kurmanın temel kuralı müşteri verisine sahip çıkabilmekdir. Şirketler, sahip oldukları veriyi koruyabilmek adına büyük yatırımlar yapmakta ve yeni araçları organizasyon bünyesine sokmaktadırlar. Karar vericilerin %60’ının da söylediğine göre, zamanlarının çoğunu müşteri verilerini korumaya harcıyor ve bir o kadar da şirketin sahip olduğu iç bilgiyi korumak için çalışıyorlar.

5. Organizasyon içinde işbirliği sağlayabilmek adına inovasyonlar gerçekleştirmek en faydalı yol kabul edilebilir. Eski yöntemlerle mobil uygulama ekonomisine müdahal etmek pek mümkün değildir. Neredeyse tüm karar vericilerin buluştuğu ortak nokta olarak, işletme departman liderleri ile güvenlik uzmanlarını bir araya getirmek yeni iş fırsatlarının ortaya çıkması için oldukça ideal bir ortam yaratacaktır.

6. Püf nokta, insanlara istediğini vermektir. Mobil uygulama ekonomisi dünyasında, müşteriler organizasyonların hızlı olmasını ve kendi istek ve ihtyiaçlarını sezgisel olarak anlayabilecekleri şekilde etkileşim yaratmalarını bekler. Hizmet kesintisini, veri kaybını ya da birkaç dakikadan uzun süren yükleme sürelerinden pek fazla hoşlanmazlar. Üç yıl içinde beklenen mobil uygulama aracılığı ile sağlanacak olan müşteri etkileşimleri gelirlerindeki muazzam artış düşünülürse, bu halihazırda var olan bir gerekliliktir.

7. Kültür, stratejinin her zaman için bir adım önünde yer alır. Bunu işletme yönetminin unutmaması gerekir. Gerçekleşen her değişim, organizasyona bir direnç sağlar ve zamanla değişime daha yatkın ve daha hızlı uyum sağlayabilen bir yapı halini alır. Şuanda firmaların aşması gereken sorun, yazılım ve mobil uygulama geliştirmenin firmalar için adaptasyonu en zor olan değişimler olduğudur. Fakat bu da zamanla oluşabilecek bir organizasyon kültürüdür.